MEKTUP
Uzakta bulunan herhangi bir dosta, akrana ya da özel bir kuruluşa yazılan yazı türüne mektup denir. Mektuplarda istek ve arzu bildiren duygu ve düşüncelere yer verilir. Edebiyatımızda mektup Tanzimat Edebiyatı ile gelişmiştir. Bu gelişimde önemli rol oynayan kişiler Abdülhak Hamit Tarhan, Namık Kemal gibi isimler yer alır.
Mektupları 4'e ayırmak mümkündür.
1 Özel Mektup
2 Edebi Mektup
3 Resmi ve İş Mektupları
4 Açık Mektuplar
Özel Mektup
Bir arkadaşa ya da yakın insanlara yazılan mektup türüdür.
Özel Mektup Yazarken Şunlara Dikkat Etmelisiniz:
-Mektup kağıdı temiz olmalı.
-Mektup siyah mürekkepli kalemle yazılmalıdır.
-Mektubun sağ üst köşesine tarih onunda altına yer belirtilmelidir.
-Mektubun sağ altınada ad, soyad ve imza atılmalıdır.
-Mektupda hitap cümlesi kullanılır.
Edebi Mektup
Edebi mektup özel mektuplardan içerik yönünden ayrılır.Edebi mektupda yazıldığı dönem ve edebiyat düşünceleri yer alır.Yazar, metubu yazacağı kişiye nasihat verir.
Eskiden mektubat adı verilir ve büyük okuyucu kitlesi vardır.
Bazı önemli yazarlarımız Ali Şir Nevai, Kınalızade Ali, Veysi , Namık Kemal,Ahmet Hamdi Tanpınar önemli rol oynamışlardır.
Resmi Mektuplar
Resmi kuruluşların birbirine yazdıkları halka başvurdukları yazılı cevaba denir.Açık ,sade ve kesin bir dille yazılır.Mektup alt makama yazılıyorsa ''rica ederim'' üst makama yazılıyorsa ''arz ederim'' şeklinde sonlandırılır.
İş Mektupları
Özel kişilerlerle yani iş kurumları ile ile iş ile ilgili yazılan mektuplardır.Mektubun konusu ne olursa olsun hizmet ve iş ile ilgilidir.İş mektupları konularına göre satış mektupları,sipariş mektupları, borç mektupları,tavsiye mektupları gibi konulara ayrılır.
Resmi ve İş Mektuplarında Uyulması Gereken Kurallar:
-Kağıt temiz ve düzenli olmalıdır.
-Sonunda rica ve arz cümleleri kullanılmalıdır.
-Daktilo ya da bilgisayar ile yazılmalıdır.
Açık Mektuplar
Herhangi bir düşünceyi açıklamak için devlet yetkilisine ve halka hitab eden gazete ve dergilerde yayımlanan yazı türüdür.
Mektupları 4'e ayırmak mümkündür.
1 Özel Mektup
2 Edebi Mektup
3 Resmi ve İş Mektupları
4 Açık Mektuplar
Özel Mektup
Bir arkadaşa ya da yakın insanlara yazılan mektup türüdür.
Özel Mektup Yazarken Şunlara Dikkat Etmelisiniz:
-Mektup kağıdı temiz olmalı.
-Mektup siyah mürekkepli kalemle yazılmalıdır.
-Mektubun sağ üst köşesine tarih onunda altına yer belirtilmelidir.
-Mektubun sağ altınada ad, soyad ve imza atılmalıdır.
-Mektupda hitap cümlesi kullanılır.
Edebi Mektup
Edebi mektup özel mektuplardan içerik yönünden ayrılır.Edebi mektupda yazıldığı dönem ve edebiyat düşünceleri yer alır.Yazar, metubu yazacağı kişiye nasihat verir.
Eskiden mektubat adı verilir ve büyük okuyucu kitlesi vardır.
Bazı önemli yazarlarımız Ali Şir Nevai, Kınalızade Ali, Veysi , Namık Kemal,Ahmet Hamdi Tanpınar önemli rol oynamışlardır.
Resmi Mektuplar
Resmi kuruluşların birbirine yazdıkları halka başvurdukları yazılı cevaba denir.Açık ,sade ve kesin bir dille yazılır.Mektup alt makama yazılıyorsa ''rica ederim'' üst makama yazılıyorsa ''arz ederim'' şeklinde sonlandırılır.
İş Mektupları
Özel kişilerlerle yani iş kurumları ile ile iş ile ilgili yazılan mektuplardır.Mektubun konusu ne olursa olsun hizmet ve iş ile ilgilidir.İş mektupları konularına göre satış mektupları,sipariş mektupları, borç mektupları,tavsiye mektupları gibi konulara ayrılır.
Resmi ve İş Mektuplarında Uyulması Gereken Kurallar:
-Kağıt temiz ve düzenli olmalıdır.
-Sonunda rica ve arz cümleleri kullanılmalıdır.
-Daktilo ya da bilgisayar ile yazılmalıdır.
Açık Mektuplar
Herhangi bir düşünceyi açıklamak için devlet yetkilisine ve halka hitab eden gazete ve dergilerde yayımlanan yazı türüdür.
SUNUM
RAPOR
Mektuplar, çıktığı dönemden sonra sürekli değişmeye yüz tutmuştur. Elbette zamanla kullanılan üslup,yazım-noktalama, bilgilendirme, kompozisyon, açıklayıcılık gibi özellikleri açısından değişmiştir. Eski dönemlerde yazılan mektuplarda hitap cümlesiyle başlanıp sonunda ise dua ve iyi dileklerle bitirilmiştir.Genellikle o dönemde ki kelimeler ağır olduğu için mektuba da öyle yansıtılmıştır. Günümüzdeki mektuplar ise daha hafif kelimeler kullanılımıştır. Kompozisyon yönünden değerlendirirsek günümüz biraz şiire benzer bir nitelik taşırken geçmişde ise giriş, gelişme, sonuç bölümlerinden oluşmaktadır. Geçmiş mektupta tarih, şehir ya da ülke belirtilmemiştir. Oysa günümüz mektuplarında tarih, il ya da ilçe ve adres bilgileri görülmektedir.
Kısacası mektuplar geçmişden günümüze değişime uğramıştır.
Kısacası mektuplar geçmişden günümüze değişime uğramıştır.
ÖRNEK MEKTUP
Nazım Hikmet'den Kemal Sülker'e Mektubu
17.2.944 Bursa
Kardeşim,
Mektubunuzu aldım, mektubunuz
demek sıhhat haberiniz demektir, çoktandır ondan habersizdim, haber almış olunca
sevindim.
Çıkarmak istediğiniz öteki kitap hakkında - Malzeme bakımından - size
hiç bir faydam dokunmayacak. Çünkü hakkımda iyi, kötü yazılan şeyleri toplamağı,
biriktirmeği şimdiye kadar akıl etmedim, bundan sonra da akıl edeceğim yok
galiba.. Ne yalan söyliyeyim, beni, yazıcı olarak, muayyen durumları olan
profesyonel münekkitlerin, yazıcıların hakkımdaki fikirlerinden ziyade, okuyucu
kütlemin tenkitleri ilgilendirir. Onların fikirlerini alabilseydim, onlar
yazsalardı bu yazıları toplardım, biriktirirdim ve elbette ki bizim kafaları
dört köşe profesyonellerimizden çok daha bana terbiye edici, yol gösterici
faydaları dokunmuş olurdu. Bununla münekkidin rolünü inkâr ediyorum sanmayın.
Bilâkis münekkide, ama meselâ Nurullah Ataca, yahud Peyami Safaya değil,
münekkide, hatta isterse sosyal bakımdan düşman safında olan, sahici münekkide
her yazıcının elbette ki ihtiyacı vardır.
Müsveddeleri bir kere de bana
göstermek iyiliğinde bulunacağınızı söylüyorsunuz. Buna pek sevindim. şundan
dolayı ki, hakkımda yazılmış bir kitapta beni en çok ilgilendiren şey, şahsım
hakkında düşünceler değil, inandığım şeylerin doğru verilmiş olmasıdır.
Günler geçiyor. Hayattan memnunum, zaten ondan hiç bir vakit şikâyetçi olmadım.
Hayattan korkmuyorum ki şikâyetçi olayım ve ondan ümidimi kendim için ve
kendimden önce insanlarım, sevgilerim için hiç bir zaman kesmiş değilim ki
şikâyet edeyim.
Gözlerinden öperim kardeşim. Sıhhatli, ümitli ve
iyimser olmanızı dilerim.
Nâzım Hikmet
06.06.2013
17.2.944 Bursa
Kardeşim,
Mektubunuzu aldım, mektubunuz
demek sıhhat haberiniz demektir, çoktandır ondan habersizdim, haber almış olunca
sevindim.
Çıkarmak istediğiniz öteki kitap hakkında - Malzeme bakımından - size
hiç bir faydam dokunmayacak. Çünkü hakkımda iyi, kötü yazılan şeyleri toplamağı,
biriktirmeği şimdiye kadar akıl etmedim, bundan sonra da akıl edeceğim yok
galiba.. Ne yalan söyliyeyim, beni, yazıcı olarak, muayyen durumları olan
profesyonel münekkitlerin, yazıcıların hakkımdaki fikirlerinden ziyade, okuyucu
kütlemin tenkitleri ilgilendirir. Onların fikirlerini alabilseydim, onlar
yazsalardı bu yazıları toplardım, biriktirirdim ve elbette ki bizim kafaları
dört köşe profesyonellerimizden çok daha bana terbiye edici, yol gösterici
faydaları dokunmuş olurdu. Bununla münekkidin rolünü inkâr ediyorum sanmayın.
Bilâkis münekkide, ama meselâ Nurullah Ataca, yahud Peyami Safaya değil,
münekkide, hatta isterse sosyal bakımdan düşman safında olan, sahici münekkide
her yazıcının elbette ki ihtiyacı vardır.
Müsveddeleri bir kere de bana
göstermek iyiliğinde bulunacağınızı söylüyorsunuz. Buna pek sevindim. şundan
dolayı ki, hakkımda yazılmış bir kitapta beni en çok ilgilendiren şey, şahsım
hakkında düşünceler değil, inandığım şeylerin doğru verilmiş olmasıdır.
Günler geçiyor. Hayattan memnunum, zaten ondan hiç bir vakit şikâyetçi olmadım.
Hayattan korkmuyorum ki şikâyetçi olayım ve ondan ümidimi kendim için ve
kendimden önce insanlarım, sevgilerim için hiç bir zaman kesmiş değilim ki
şikâyet edeyim.
Gözlerinden öperim kardeşim. Sıhhatli, ümitli ve
iyimser olmanızı dilerim.
Nâzım Hikmet
06.06.2013
SEVGİLİ HALİT DAYIM;
Seni çok özledim. Yanımda olmanı gerçekten çok isterdim, ama vatani görevini yapmak için ülkemizi korumak için 15 ay beklemek zorundayız. Askere giden her insan elbette üzülür ailesinden ayrılacağı için ,ama bir o kadarda gururludur. Hep farklı duygular içndedir yani.Biz burda sadece gururluyuz ve özlüyoruz. Ama sakın merak etme biz çok iyiyiz. Sen gelince emin ol daha iyi olucaz. Anneannemde seni çok seviyor ve özlüyor. Kısacası annem, babam, kardeşim, dayılarım, teyzem ,yengelerim ve diğer küçük yeğenlerin seni çok seviyor ve özlüyoruz. Yemin törenine gelememiştim, ama anneannemle bana künye yollamışsın çok beğendim çok teşekkür ediyorum. Künye senden bana en güzel hediye şimdilik. Sen gelince bana en büyük armağansın zaten. Sen gelince en sevdiğin pasta ve börekten yapıcam. Biliyorum benden başka kimsenin yaptığı pasta ve böreği sevmiyorsun. Söz veriyorum bu sefer ben yapacağım. Zaten az bir zamanın kaldı 50 gün var ya da yok . Bu bayram yanımızda değildin seni çok aramışdı gözlerim ama ALLAH nasip ederse bu bayram hep beraberiz. Rabbim hiçbir bayramı sevdiği insanda ayrı koymasın. Dayıcığım mektupda neden dayıcığım yazdım bilmiyorum ama ben seni hep abi gibi gördüm biliyorum.. Benim hiç abim yok diyorum ama aslında benim biricik aslan gibi abim var o sensin. Sensin çünkü beni küçükken okulda hep sen korurdun istediğim her şeyide alırdın hiç hayır demeden. Keşke diyorum keşke o günlerde olabilseydik. Sen bana yine çikolata alsın bana karışanlara kızsan. Keşke o günlerde olabilseydik. Zaman öyle çabuk geçiyor ki sanki daha dün bana okulda yine çikolata almışsın. Sanki daha dün ben size uyumaya gelmişim ve her seferinde gece ağlıyıp tekrar sen elimden tutup eve götürmüşsün. Sanki daha dün delikanlı olmuş, manita bulmuş, bana aşk şiirleri yazdırıyodun. Sanki dün asker eğlencen vardı , sanki otobüs yaklaşmış seni almaya gelmiş ve bende hüngür hüngür ağlıyormuş gibi kalbim hep dünlerde. Ama artık dünler bitti ve bir daha hiçbir zaman o günlere geri dönme şansımız hiç ama hiç yok. Seni çok seviyorum canım biricik dayım (abimm)...ALLAH'A emanet ol, kendine çok iyi bak. Seni çok seviyoruz sakın aklın burda kalmasın bak yine söylüyorum çok iyiyiz hamd olsun. Vatan sana ve senin gibi yiğitlere emanet..
ADRES: Fatih mah. Cumhuriyet cad. Serçeşme sokak
NO: 21
SENİ ÇOK SEVEN YEĞENİN
TUĞÇE ERDOĞAN
Seni çok özledim. Yanımda olmanı gerçekten çok isterdim, ama vatani görevini yapmak için ülkemizi korumak için 15 ay beklemek zorundayız. Askere giden her insan elbette üzülür ailesinden ayrılacağı için ,ama bir o kadarda gururludur. Hep farklı duygular içndedir yani.Biz burda sadece gururluyuz ve özlüyoruz. Ama sakın merak etme biz çok iyiyiz. Sen gelince emin ol daha iyi olucaz. Anneannemde seni çok seviyor ve özlüyor. Kısacası annem, babam, kardeşim, dayılarım, teyzem ,yengelerim ve diğer küçük yeğenlerin seni çok seviyor ve özlüyoruz. Yemin törenine gelememiştim, ama anneannemle bana künye yollamışsın çok beğendim çok teşekkür ediyorum. Künye senden bana en güzel hediye şimdilik. Sen gelince bana en büyük armağansın zaten. Sen gelince en sevdiğin pasta ve börekten yapıcam. Biliyorum benden başka kimsenin yaptığı pasta ve böreği sevmiyorsun. Söz veriyorum bu sefer ben yapacağım. Zaten az bir zamanın kaldı 50 gün var ya da yok . Bu bayram yanımızda değildin seni çok aramışdı gözlerim ama ALLAH nasip ederse bu bayram hep beraberiz. Rabbim hiçbir bayramı sevdiği insanda ayrı koymasın. Dayıcığım mektupda neden dayıcığım yazdım bilmiyorum ama ben seni hep abi gibi gördüm biliyorum.. Benim hiç abim yok diyorum ama aslında benim biricik aslan gibi abim var o sensin. Sensin çünkü beni küçükken okulda hep sen korurdun istediğim her şeyide alırdın hiç hayır demeden. Keşke diyorum keşke o günlerde olabilseydik. Sen bana yine çikolata alsın bana karışanlara kızsan. Keşke o günlerde olabilseydik. Zaman öyle çabuk geçiyor ki sanki daha dün bana okulda yine çikolata almışsın. Sanki daha dün ben size uyumaya gelmişim ve her seferinde gece ağlıyıp tekrar sen elimden tutup eve götürmüşsün. Sanki daha dün delikanlı olmuş, manita bulmuş, bana aşk şiirleri yazdırıyodun. Sanki dün asker eğlencen vardı , sanki otobüs yaklaşmış seni almaya gelmiş ve bende hüngür hüngür ağlıyormuş gibi kalbim hep dünlerde. Ama artık dünler bitti ve bir daha hiçbir zaman o günlere geri dönme şansımız hiç ama hiç yok. Seni çok seviyorum canım biricik dayım (abimm)...ALLAH'A emanet ol, kendine çok iyi bak. Seni çok seviyoruz sakın aklın burda kalmasın bak yine söylüyorum çok iyiyiz hamd olsun. Vatan sana ve senin gibi yiğitlere emanet..
ADRES: Fatih mah. Cumhuriyet cad. Serçeşme sokak
NO: 21
SENİ ÇOK SEVEN YEĞENİN
TUĞÇE ERDOĞAN